
Vulva ve vajen kanserleri, jinekolojik kanserler arasında daha nadir görülen ancak erken tanı ile başarılı şekilde tedavi edilebilen tümörlerdir. Genellikle ileri yaş grubunda görülmekle birlikte, HPV enfeksiyonu, kronik kaşıntı ve cilt değişiklikleri bu kanserlerin gelişiminde önemli rol oynar. En sık karşılaşılan belirtiler arasında dış genital bölgede iyileşmeyen yara, kaşıntı, renk değişikliği, hassasiyet veya kitle hissi yer alır. Bu bulgular, sıklıkla iyi huylu sorunlarla karıştırıldığından, zamanında doktora başvurmak tanı açısından kritiktir.
Tanıda, dikkatli bir jinekolojik muayene ve vulvadan veya vajenden alınan biyopsi ile kesin sonuca ulaşılır. Patolojik değerlendirme sonrası kanser tanısı konulan hastalarda, tedavi hastalığın yaygınlığına göre şekillenir. Kliniğimizde uygulanan cerrahi işlemler arasında lokal eksizyon, parsiyel ya da total vulvektomi, vajen rezeksiyonu ve gerekli durumlarda lenf nodu diseksiyonu yer alır. Gerekli olduğunda cerrahi sonrası radyoterapi veya kemoterapi gibi ek tedaviler de multidisipliner yaklaşımla planlanır.
Hastanın durumu, tümörün tipi ve yayılımına göre düzenlenen tedavi planı, tümör konseyimizde ilgili branşlardan uzmanların katılımıyla değerlendirilir. Kliniğimizde bu nadir kanser türleri, güncel bilimsel kılavuzlar doğrultusunda, estetik ve fonksiyonel bütünlüğü koruyacak şekilde tedavi edilmektedir. Tedavi sürecinde sadece kanseri değil, kadının beden algısını, cinsel sağlığını ve psikolojik iyilik hâlini de önemseyen bir yaklaşım sunuyoruz. Eğer dış genital bölgede değişiklikler yaşıyorsanız ya da kronikleşmiş bir rahatsızlık hissediyorsanız, vakit kaybetmeden değerlendirme için başvurabilirsiniz.