Rahim iç tabakasından (endometrium) kaynaklanan rahim kanseri, her yaşta görülebilmekle beraber, en sık menopoz sonrası dönemde görülmektedir. Erken evrede belirti verme potansiyeli yüksek olan önemli bir kadın sağlığı problemidir. En sık karşılaşılan belirtileri anormal vajinal kanamalardır. Özellikle menopozdan sonrası ortaya çıkan vajinal kanamalar uyarıcı olmalıdır. Yine adet dışı kanamalar, uzun süren yoğun kanamalar, pıhtılı (parça düşürme şeklinde) kanamalar önemli diğer belirtilerdir. Bu kanamalar bazen lekelenme şeklinde olabilir ve çoğu zaman göz ardı edilir. Oysa bu belirti, erken tanının en önemli fırsatıdır.
Tanı süreci, dikkatli bir klinik değerlendirme ile başlar. Transvajinal ultrasonografi ile rahim iç tabakası görüntülenir; gerektiğinde histeroskopi ve endometrial biyopsi uygulanarak doku örneklemesi yapılır. Kliniğimizde bu işlemler, hasta konforuna önem verilerek, güvenli ve steril koşullarda gerçekleştirilir.
Tanı konulduktan sonra hastalığın evresi ve bireye özel tedavi planı oluşturulur. Bu amaçla güncel bilimsel kanıtlara dayalı son teknolojik görüntüleme yöntemleri (PET-CT, MRI… gibi) tercih edilmektedir.
Cerrahi tedavide çoğu zaman rahim, yumurtalıklar ve gerekli durumlarda lenf nodları çıkarılır. Uygun hastalarda, robotik veya laparoskopik (kapalı) cerrahi yöntemler tercih edilerek iyileşme süreci hızlandırılır ve komplikasyon riski azaltılır. Kliniğimizde, bilimsel kanıtlarla desteklenen güncel tedavi protokolleri uygulanmakta; her hastaya, jinekolojik onkoloji alanında uzun yıllara dayanan tecrübemizle, kişiye özel ve bütüncül bir yaklaşım sunulmaktadır. Bu amaçla ameliyat sonrası elde edilen tüm patoloji sonuçları, multidisipliner tümör konseyinde değerlendirilerek, her hastaya en uygun tedavi yaklaşımı ekip kararıyla belirlenmektedir. Kliniğimizde takip ve tedavi sürecinde yalnızca hastalığa değil, kadının yaşam kalitesine ve duygusal ihtiyaçlarına ayrıca önem verilmektedir.